Sualtında sıkıntı yaratacak hastalıklar bellidir ve daha kursiyer in kaydı yapılırken sorulur “Böyle bir rahatsızlığınız var mı?” ve yanıt olumsuz olduğunda kayıt yapılır kurs başlar. Tıbbi konular işlenirken sualtına inmeye uygun olmayan hastalıklar çok detaylı olmasa da yeteri kadar anlatılır. Olası sıkıntılar anlatılır.
Ve devam edilerek kurs tamamlanır ve sualtı eğitimlerine geçilir. Buraya kadar normal olandır. İstisnai olarak kayıtta sormayı unutan eğitmen olduğu gibi bu hastalıkların en az birine sahip olan kursiyerin hastalığını gizlediği de olur!
…..
Doğrusu dalışa uygun olup olmadığına dair hekim raporu ile teyit etmek olsa da hekimin de gözünden kaçmak, kaçırmak olasılıklar arasındadır.
…..
Bir vakitler teorik eğitimlerde çok başarılı bir bankacıyı sualtı eğitimi için suya indirmeye çalışırken kursiyerin farklı bir davranışı söz konusu oldu. Zar zor indirdiğim sualtında sanki canlı değil de bir heykel gibi kaskatı idi. Gözleri kilitli bakıyor ama eminim görmüyordu. Ne işaretimi görüyor, ne diğer kursiyere kafasını çevirip bakabiliyordu. Diğer kursiyerin eğitimini bitirip ona döndüğümde hala kaskatı pozisyonunu koruyordu . Asistanımın başından beri yardımıyla dahi duruşu da sıkıntılıydı. Dikkatle incelerken nefes alış verişinin düzensiz olduğunu görünce Asistanıma yukarı çıkarmasını işaret ettim ve yukarı çıkışlarına yakından refakat ettim.
……
Kursiyer yapamadığına üzülmüş, ağlamaklı sesle sürekli üzüntüsünü belirtiyordu. Yeteri kadar zaman geçtikten sonra ona yaklaşıp bazan aksilikler olabileceğini, bazıları için suya alışmanın kolay olmadığını daha sonra tekrar deneyebileceğimizi söyledim. Yeteri kadar sakinleşip normale döndüğünde “Hocam, benim panik atağım var, söylemedim!” dedi. Halbuki sorduğumu ve “bu hastalıklardan hiç birisi bende yok!” dediğini hatırlıyorum. O halde kursiyer söylemedi değil, yalan söylemişti!
……
Nadiren de olsa dalış eğitmeninin asıl mesleği hekimlik olsa da kolayına anlaşılabilir hastalık olmayabiliyor. Maalesef bu tipten sualtına uygun olmayan hastalık sahipleri de bazan sağlıkları hakkında yanlış bilgi verebiliyor. Bu bakımdan dalış eğitmeninin özellikle sualtı ile ilk kez tanışanları gözlemde tutmaları ve en ufak bir şüphede gereğini yapıp eğitimi kesmesi gerekiyor.
……
Eğitmene yalan söyleyerek hem kendisini hem de eğitmenini riske atanların, dalış hakkında en ufak bir bilgi sahibi olduğunu düşünmüyorum, düşünmem. Zaten bunlara dalışın risklerini de anlatmak olası değildir, anlamamak konusunda riske girecek kadar inatçıdırlar!
İyi dalışlar,
Mehmet Avadan
https://www.facebook.com/mavadan