SUALTI MAĞARALARINDA BİLE KATI ATIK KİRLİLİĞİ

Dünya genelinde soyu kritik derecede tehlikede olduğu için uluslararası antlaşmalarla korunan Akdeniz fokunun kıyılarımızdaki nadir doğum olaylarından biri görüntülendi. Tarım ve Orman Bakanlığı DKMP Genel Müdürlüğü ile Sualtı Araştırmaları Derneği (SAD) işbirliğinde yürütülen ‘Muğla Akdeniz Foku Tür Koruma Eylem Planı’ kapsamında denizden girişli kıyı mağaralarına takılan kızılötesi kameralar tarafından görüntülenen anne ve yavru Akdeniz foku umut verirken, bu narin canlıyı bekleyen plastik, metal ve cam atık kirliliği uzmanları korkuttu. İnsan etkisinden en uzak alanda sualtından girişi olan kayalık kıyı mağarasında doğan yavrunun doğum kumsalında SAD-AFAG araştırmacıları ciddi miktarda cam kırıkları ve parçalanmış metal kutuları içeren çöpleri topladılar. Böylece çöplerin toplanması ardından mağaraya giren foklarda kesilme yaralanma ve enfeksiyon kapma riskleri ciddi olarak azaltıldı. Sualtı Araştırmaları Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Cem Orkun Kıraç, “Fok mağaralarındaki çöplerin toplanması gerektiğini düşündük ve uyguladık. Kesici yaralayıcı metal ve cam atıklar ve hatta boğucu olacak kablolar fokları saklandıkları bu son kıyı mağaralarında yaralama potansiyeli yüksek.” dedi.

SAD-AFAG dalgıç araştırmacıları çabalıyor
Türkiye ve Yunanistan’ın yer aldığı Doğu Akdeniz dışında sadece Batı Afrika’da yaşam alanı bulabilen Akdeniz foklarından dünya üzerinde sadece 700 civarında bireyi kaldı. Dünya Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği (IUCN) bu ender deniz canlısının Akdeniz genelinde nesli kritik derecede tehlike altında olduğunu hatırlatırken, korunması için yaşam alanlarının korunması ve kıyıların betonlaşmasının önlenmesi vurgusu yapıyor. SAD-AFAG, ülkemiz kıyılarında var olma savaşı veren 100 kadar Akdeniz fokunun dünya popülasyonu için çok önemli olduğunu belirtirken Muğla ilindeki uzak kıyı mağaralarından birinde yeni bir Akdeniz fokunun doğumunu müjdeledi. SAD-AFAG dalgıç araştırmacıları Akdeniz foklarının yaşadığı alanlara kızılötesi ışık kaynaklı kameralar yerleştirmişti.

Akdeniz çanağında sadece Türkiye ve Yunanistan
Türkiye ve Yunanistan’ın yer aldığı Doğu Akdeniz dışında sadece Batı Afrika’da yaşam alanı bulabilen Akdeniz foklarından dünya üzerinde sadece 700 civarında bireyi kaldı. Dünya Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği (IUCN) bu ender deniz canlısının Akdeniz genelinde nesli kritik derecede tehlike altında olduğunu hatırlatırken, korunması için yaşam alanlarının korunması ve kıyıların betonlaşmasının önlenmesi vurgusu yapıyor. SAD-AFAG, ülkemiz kıyılarında var olma savaşı veren 100 kadar Akdeniz fokunun dünya popülasyonu için çok önemli olduğunu belirtirken Muğla ilindeki uzak kıyı mağaralarından birinde yeni bir Akdeniz fokunun doğumunu müjdeledi. SAD-AFAG dalgıç araştırmacıları Akdeniz foklarının yaşadığı alanlara kızılötesi ışık kaynaklı kameralar yerleştirmişti.

Muğla Akdeniz Foku Tür Koruma Eylem Planı
Türkiye ve Yunanistan’ın yer aldığı Doğu Akdeniz dışında sadece Batı Afrika’da yaşam alanı bulabilen Akdeniz foklarından dünya üzerinde sadece 700 civarında bireyi kaldı. Dünya Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği (IUCN) bu ender deniz canlısının Akdeniz genelinde nesli kritik derecede tehlike altında olduğunu hatırlatırken, korunması için yaşam alanlarının korunması ve kıyıların betonlaşmasının önlenmesi vurgusu yapıyor. SAD-AFAG, ülkemiz kıyılarında var olma savaşı veren 100 kadar Akdeniz fokunun dünya popülasyonu için çok önemli olduğunu belirtirken Muğla ilindeki uzak kıyı mağaralarından birinde yeni bir Akdeniz fokunun doğumunu müjdeledi. SAD-AFAG dalgıç araştırmacıları Akdeniz foklarının yaşadığı alanlara kızılötesi ışık kaynaklı kameralar yerleştirmişti.arasında imzalanan protokol ile başlayan ‘Muğla Akdeniz Foku Tür Koruma Eylem Planı’ izleme uygulama kapsamındaki çalışmalarda görüntülenen fok yavrusu umut verdi. Muğla’nın Fethiye ilçesindeki ıssız ve doğallığını korumuş kıyılarda denizden girişli mağaralara yerleştirilen kameraların tespit ettiği Akdeniz foku doğumu Fok Tür Eylem Planı izleme uygulama çalışmaları için önemli bir basamak oldu.

Foklara sığınakları sualtı mağaralarında bile rahat yok
Akdeniz foklarının milyonlarca yıldır açık kıyılarda yaşayan canlılar olmasına rağmen 20. Yüzyıldan itibaren insan baskısı ve kıyı kullanımı nedeniyle uzak ve girişi çok zor olan mağaralara kaçtıklarını belirten SAD-AFAG, son sığınaklarında bile rahatsız edildiklerini vurguladı. Dalgıçların ve günlük gezi teknelerini mağaralarına girerek korkutmaları tehlikesine dalgalarla mağaraların içine vuran kesici yaralayıcı çöplerin olduğunu belirten uzmanlar, bilinçlendirme çalışmalarını sürdürdüklerini söyledi. SAD-AFAG ve DKMP Muğla Şube Müdürlüğü’nün fok mağaralarının korunması için çabaladığı öğrenilirken, mağara içindeki çöplerin önemli bir sorun olduğunun altı çizildi.

Anne ve yavru fok a yönelik tehditler
Anne ve yavru Akdeniz fokunun yaşadığı mağarasındaki katı atık kirliliğinin SAD-AFAG araştırmacılarınca önceden temizlendiğini söyleyen Sualtı Araştırmalar Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Cem Orkun Kıraç, insan etkisinden uzak ve ulaşılması güç olmasına rağmen ıssız kıyılardaki fok mağarasına sürüklenen atıkların deniz ekosistemine büyük zarar verdiğini belirtti.

Türün devamı için bu doğun çok önemli
Akdeniz foklarının yaşam şartlarının iyileştirilmesi için çalışan Sualtı Araştırmalar Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Cem Orkun Kıraç, “Yeryüzünde en fazla nesli tehlike altındaki canlılarından biri Akdeniz foku. Dünyadaki 4 ana üreme popülasyonundan biri Türkiye. Ülkemiz kıyılarında çok az kalan foklardan birinin doğum yapması çok sevindirici. Su altı mağaralarına yerleştirdiğimiz kızılötesi ışık kaynaklı kameralar fokların mağaralardaki hareketlerini görüntülüyor. Fokların barındığı kıyı mağaralarında görülen tüm çöp ve tehlikeli katı atıkları toplamaya çalışıyoruz. Bu mağaradaki katı atıkları da toplayarak anne ve yavrunun zarar görmesini engelledik. Toplam 16 sualtı mağarasındaki çöpleri temizledik” dedi. Fethiye ve Marmaris kıyılarındaki halkı bilinçlendirmeye çalışan ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü Öğretim Üyesi Dr. Meltem Ok ise hassas ve çekingen fokların yatak odalarında rahatsız edilmelerinin onlar için ölümcül sonuçlar doğurabileceğini belirtti.

Gökhan Karakaş {Milliyet}
DENIZKARTALI Haber Portalı

Bizi Sosyal Medyada Takip Edin !