ÜSKÜDAR FACİASI
01 MART 1958 Cumartesi, İzmit Vapur İskelesi. 72 numaralı ÜSKÜDAR vapuru, yolcularını almış iskelede bekliyor. Karamürsel, Değirmendere ve Gölcük’te oturan yolcuların çoğunluğunu lise öğrencileri oluşturuyor. Kaç kişi vardı, bilinmiyor ama istihap haddinden fazla olduğu kesindi. Karşı yakadan şiddetli bir lodosun geldiği denizin üzerinden belli oluyordu. Kaptan, iskeleye çarparak zarar görmemesi için vapuru 5 dakika önce kaldırdı. İskeleye son anda yetişenler vapuru kaçırdıkları için üzülseler bile birazdan tanık olacakları facia hayata tutunmaları için belki de kaderin bir cilvesi olacaktı. Köhne ÜSKÜDAR vapuru, yapılan mühendislik hataları tadilatlar ile açık olan kıçüstü ve köprüüstü kapatılmış ve geminin bütün alanı rüzgara tabii hale gelmişti. Yerel gazetelerin aylar öncesinden uyarmasına ve bölgede yaşayan halkın vermiş olduğu vapurların eskiliği ve bakımsızlığına dair dilekçeler, Denizcilik İşletmeleri yetkililerin dikkatini bile çekmemişti. 12:25’te iskeleden avara eden vapurun köprüüstü rüzgarın şiddetiyle kaptan ve serdümeniyle birlikte Derince önlerinde denize uçmuştu. Kumandasız kalan ÜSKÜDAR, rüzgara ve dalgalara tabi olmuş insanlar can yeleklerini bile giyemeden buz gibi sularda kendini bulmuştu. Sonuç; tam bir dram ve facia!! Öncelikle kaç yolcunun olduğu bilinmeyen vapurda resmi kaynaklar bile ölü sayısında uzlaşamazken (200 civarı), yerel halka göre 400 civarı olduğu tahmin edilmektedir. Kurtulan ise yalnız 40 kişidir. Kocaeli halkı aylarca körfezden tutulan balıkları yememiş, sevdiklerinin cesedine kavuşamayanlar kefen bezleri ile deniz kenarlarında dolaşmıştır. ÜSKÜDAR Vapuru Faciası; sivil ölümlerin olduğu en büyük deniz kazalarından biridir. En büyük suçlu gerekli önlemleri almayan yetkililer olmasına rağmen, tüm sorumluluk Takdir-i İlahi’ye bağlanmıştır. Donanma gemileri kaza sonrası olaya müdahale etmiştir. Efsane Dalgıç Komutan Yb. Vedat DORA komutasında TCG KURTARAN, AĞ gemileri ve diğer kurtarma gemilerinin çabasıyla günlerce dalış yapılarak cesetler aranmış ve 19 gün sonunda Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk batık gemi kurtarma faaliyeti, 29 metreden icra edilmiştir. Yıldönümünde tüm deniz şehitlerini saygıyla anıyor ve bu albümü sizlerle paylaşarak tarihe olan sorumluluğumu yerine getirmek istiyorum. Ruhlarınız şad, mekanınız cennet olsun!!!