TSSF seçimleri hakkında

Değerli sualtı emekçileri,sevgili arkadaşlar,yaklaşan seçimler öncesinde bu sektörün sorunlarını ve olası çözüm önerilerini belirtmeyi hayatını tamamen bu işkolu üzerinden yürüten biri olarak,sorumluluk taşıyan herkes kadar bir görev olarak görüyorum.Özellikle son bir kaç senedir nefesimin yettiği kadar ve kararlılıkla inandığım herşeyi savundum.Yaptığı işe saygı duyan ve gerçekten bu mesleğin bir parçası olan herkesin yapması gereken de budur..Bu duruşun ve doğruları her koşulda savunmanın bir insanlık görevi olduğunu,tarihe bir not düşmemiz gerektiğini,gerçek kazancın da bu olduğunu biliyorum..Hergün ve hergün sektörümüzün içinde tutulduğu,bir türlü “çözülemeyen” ağır sorunları altında ezilerek,neredeyse çaresizlik ve bir tür kadercilik-kabullenme dayatmasını reddediyorum.Çünkü yaptığım işe ve emeğime saygı duyuyorum.

Değerli arkadaşlar,bir değişim ve başlangıçtan beri varolan kronik sorunlarımızın çözümü için(adaylık dönemindeki vaadlerine inanarak) mevcut yönetimi yürekten desteklemiştim.Ve İstanbul Deniz Ticaret Odasındaki toplantıda söz alarak( kayıtlarda vardır) bu değişimin bir şans doğurduğunu ve şansın iyi kullanılması gerektiğini,beklentilerimizin yüksek olduğunu,acil çözümler üretilirse sektörün önünün açılacağını altını çizerek ifade etmiştim.

Şimdi bu sektörün emekçilerine,ayakta kalma mücadelesi veren dalış merkezi sahibi arkadaşlara soruyorum; son iki dönemdir hayatınızda ne kolaylaştı?İş-çalışma koşullarınıza hangi iyileşmeler oldu.?Hangi yönetmelik ve bürokratik düzenleme sizin görüş ve düşünceleriniz ışığında düzenlendi?Kendinizi hangi şekillerde ifade edebildiniz ya da kendinizi ifade ettiğinizi varsaydığınızda gerçek anlamda neyi değiştirebildiniz.?

Yaratılan hangi kolaylıkla hayat standartlarınızda olumlu bir değişim oldu.?Sizi temsil ettiğini söyleyenlerle kendinizi ne kadar bir bütünün parçası,aynı geminin yolcusu olarak görebildiniz..Mesleki açıdan karşı karşıya kaldığınız anlamsız, mantıksız ve haksız hangi uygulamada yanlız bırakılmadınız?Ve daha onlarca soru….Bu sektördeki herkes bu sorulara bir cevap bulmak zorunda..Ama asıl önemlisi iki dönemdir iktidar olan yönetimin sorumluluk taşıyan tüm bireyleri bu sorulara vicdanlarını rahatlatacak birer cevap bulmak ve tekrar aday olmadan önce bu sektörün emekçilerinden “helallik” almak zorundadırlar..

Oy hakkımızın olmadığı,kendimizi ifade edemediğimiz bu onur kırıcı ve yıkıcı durumu değiştirmek yerine mevcut statükonun devamı için her türlü manevranın yapıldığı bu davranış biçimini,bu anlayışı reddediyorum.Sorumlulukların tek taraflı olduğu,ödediğimiz paranın tek bir kuruşunun bile tarafımıza,bu işkolunun geliştirilmesine harcanmadığı her türlü zenci muamelesini reddediyorum..Mevcut konumların,yönetim iktidarının sektördeki farklı düşünen insanlara karşı silah olarak kullanılmasını ahlaki bulmuyorum.Rekabet kurulu dosyasında raportörler tarafından yüzüme okunan ve bir kısmı da şahsıma gösterilen ihbar mektuplarını utanç verici buluyorum..Sudan sebeplerle ve hiçbir açıklama-savunmanın değer bulmadığı,standartların denetlenmesi yerine cezai işlemlerin esas alındığı her durumu anti-demokratik buluyorum………

Sevgili arkadaşlar,sayfalarca yazabileceğimiz nedenlerden dolayı,sektörümüzü bilen,bu sektörün içinden gelen ve aynı zamanda varolan sorunların bizler gibi mağdur ettiği sevgili Aşkın ağbiyi seçimlerde en doğru aday,bizden biri olarak görüyor ve benimsiyorum..Sunduğu program,sorunlara yaklaşım tarzı ve çözüm önerilerini de destekliyorum..Sektörümüzün yıkıcı sorunlarınının ancak mağdurlar tarafından aşılabileceğine inanıyorum…

Tüm meslekdaşlarıma sağlık ve başarı diliyorum..


yusuf ziya sulekoglu
yusufsulek@gmail.com

Bizi Sosyal Medyada Takip Edin !




https://www.sualtigazetesi.com/wp-content/uploads/image-2-3.png